23 Şubat 2013 Cumartesi

Alsancak

Alsancak bugün sesli
Çocuk cıvıltısız, tınısı kaotik
Gençler kahkahalar atıyor
Yan masadaki kadın 
Bacaklarını okşuyor.

Alsancak bugün yorgun
Çiçekçi teyze güllerini soluyor
Güller soluk, dikenleri sivri.
Kemancı amca şarkılarını kemiriyor
Şarkıların kalbi duruk, elleri titrek.

Kırılgan masum bir ışık
Bostanlıdan yükseliyor
Saçmasapan bir gece 
Öyle ki,
Beyaz gecelikle örtülü. 
Bir kadın var.
Endişeli.
Kaybolmuş ve karanlık.
Bir de yalnızlığının köşesinde asılı kalmış hayalleri..
Adamda bilmezden gelen bir huzur var
Adından bir adım geri
Karanlıktan bozma saydam bir hücresi
Tavanında hiç.
Elleri güzellikler sarıyor griyle karışık,
Gri, ellerini uyuşturuyor.
Alevi yeşil.
Gülümsüyor sonra
Bıyıkları kulaklarına uzanıyor
Adamın kafası duman
Dumanı ıssız.
Kadının arabada tacizkar acısından bir kırıntı var
Yüzü buram buram alkol
Alkolün acısı mavi.
Mavinin sonu ölüm.
Ölümden sonra her şey huzur.
Aşırı hıza kaçıp
Zamandan kopmak istiyor kadın
Yolları parçalamak.
Ama önce bir kere öpmeli diyor.
Sonra doya doya ölmeli.
Ölümden sonra yine huzur
Ah,
huzur..

Alsancak bugün topuklu sesleriyle dolu.
Kadının ruju kırmızı.
Kırmızısı kasıklarında.
Öyle bir kırmızı.
Gönlünde kor. Mahalleler yangın.
Elinde kalan yalnızca;
Uzayın derinliklerinde ince bir sızı.
Kalbi ritmini bozmuş.

Bir fırsatını bulup da yağar yağmur
Huzur vadilerinin kalbine.
Önce ellerini ıslatır.
Sonra kırmızı rujlu dudaklarını.
Sonra kalbini ıslatır.
Hiç ıslanmamamış gibi sanki..

Kapat gözlerini.
Rüzgarı boynunda hisset.
Yalasın geçsin tüm geçmişi.
Başlangıcını ve sonunu bilmeden
Gün doğumuyla örtülü sesin
Geceyi notasız çalsın.
Derin bir nefes al.
Ve kendini içime serp.
Düşlerini çöz
Uyan!
Biliyorsun..
Bir yerden
Ama bir şekilde
Yeniden başlamalısın.
Kapat gözlerini..
Ellerini bana ver.
Sonra dudaklarını.
Sonra boynunu
Ve kokunu sür ruhuma.
Bir ihtimal ol;
Soluk yaşama ihtimalimi
canlı tutan
..

44 yorum:

  1. Çook güzel, bu gece neden bu kadar hüzünlü :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her gece gibi değil mi..

      Sil
    2. Her gece gibi, çok doğru. Bazen geceler yasaklanmalı diyorum:)

      Sil
    3. Yasaklanmasınnnn. O zaman nerede bulacağız kendimizi.

      Sil
    4. :) geceler yar yar dört duvar efkâr :)

      Sil
  2. izmir,alsancak ve şehrin içindeki yaşanmışlıklar ancak bukadar anlatılırdı... bu şehir bir şiir...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle.
      Ne kadar seçeneksiz olsa da, kıyamıyorum bu şehrin zerafetine..

      Sil
  3. ah ölmek ve topraga sıkıca sarılmak hic acmadan gözünü gönlünü...
    Muhtesem bir siir Alsancagın koynunda yazılmıs

    YanıtlaSil
  4. sevgi dileklerimi söyleyemeden yayınlandı yorum sevgili Emili güzellikler seninle olsun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir kaç alkol ertesi, Alsancak kimbilir kimlerin koynunda oluyor..
      Devinim, tertemiz bir kalbin var biliyorum..
      Huzuru bastığın topraklarda bulasın..

      Sil
  5. Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki;
    Kaderin kılıcını yemiş gibiyiz.
    Kellemiz kopuk boynumuzda.
    Sanki damar damar üstünde
    Sanki bir ömür yaşıyor gibiyiz.
    Farkında mıyız bu hayatın;
    Sevmek ve sevilmek adına,
    Dudak dudağa, kucak kucağa
    Sanki ölüyor gibiyiz.

    YanıtlaSil
  6. ''bilmezden gelen huzur ''
    bu söze bir kitap yazılabilir
    şiirlerin içimi acıtsada okumayı bırakamayacak kadarda seviyorum
    o kadının yerinde olmak istemezdim:(
    bide ölüm huzurmu gerçekten
    o kadar bilinmeyenki bilemiyorum işte

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ama acıtmasın senin içini. Ben yalnızca yazıyorum işte öyle..
      Ne doğru söyledin, o kadar bilinmeyen ki.. Ama şöyle bir şey de var; sessiz olmasından ileri gelen bir çıkarım galiba. Ölmeden çokça ölen biri olarak anca bu kadarını öngörebiliyorum.

      Sil
    2. sancıları olsa bile mucizevi doğumlar diliyorum sana

      Sil
  7. Çok güzel bir şiir,çok sevdim ama en çok da son kısmını..
    yüreğine sağlık güzel emilia

    YanıtlaSil
  8. Yüregine saglik Emilia...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah, çok teşekkürler Lethe. "Yüklerimize."

      Sil
  9. İnce ince sızlattı içimde bir yeri...
    Seni okumak, kelimelerine dokunmak güzel Emilia ama birde her okuduğuma yorum yapabilecek kadar yürekli olsam keşke.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Aslı, çok teşekkür ederim. Yorum yapman önemli değil, içinde bir yere, uzanmak istediğim yere, dokunabildiysem kafi..

      Sil
  10. Ama bir şekilde
    Yeniden başlamalısın, güzel sitenizi takibe aldım ,banada beklerim:)

    YanıtlaSil
  11. sevdigim hersey var icinde
    kabız olmus ruhuma ilac gibi geldi emi
    harikasın:)

    YanıtlaSil
  12. ''Şarkıların kalbi duruk, elleri titrek.'' Dizeni okur iken aklıma bostanlı düştü orada neler oluyordur dedim kendime.. diğer dizen de Bostanlıyı görünce daha bir heyecan ile okudum..

    Artık çocuksuluğu kalmadı sanki her bahsi geçen şehrin.. Öldü ve Tanrı küstü.! ardından Dr. Frankenstein geldi ve canlandırdı.. Bedeni orada tiz sesleri ile ama için de ne kuşlar ne bahar..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Düşünce şeklin garip bir şekilde ilgimi çekiyor sevgili "Bokböcüklü" böyle hitap edince de hiç bir ciddiyeti kalmasa da cümlemin :)

      İzmir bu ara iliklerine kadar yaşanılası.
      Bostanlıdan vapura binmek var bir de.
      Ah ya.
      Diyorum, derim, hep dedim, masumiyetimizi ne zaman kaybettiysek, Tanrı'yı o zaman öldürdük.
      Ne güzel yazdın sen..

      Sil
    2. Kendi sanrılarının farkında olan kişilere Feylesof deyorlar. Sen gördüğüm en iyi feylesoflardansın. Bokböcükü için ise ciddiyet arama nitekim ciddiyet bir aldatmaca değilmidir. Ama ''Bay Bokböcükü'' Bayağı ciddi yapıyor sanırım :)

      Hususi şiirin için kendim görmek istedim. Karşıyakadan yürüdüm bostanlıya telaşlı çıktım evden sigaramı aldım sadece (üstad nerede o vapurda sigara içilen eski günler) Vapur ile karşıya geçerken düşündüm Tanrıyı ve Masumiyeti..
      Sanırım Tanrı bizi terkederken bavuluna doldurdu tüm masumiyeti..
      Farkına vardım ki Tanrı erkek olmalı. Hiç bir kadın dağıtamaz bu denli işleri..

      Dalından ilk kez bir çiçeği kopardığımızda kaybettik üstelik masumiyetimizi.. ve Tanrı o gün küstü bizlere..

      Ben tanrı olsam intihar ederdim.

      Sil
  13. Okurken Teoman'ın "İstanbul'da sonbahar" şarkısı mırıldandı kulağımda..

    YanıtlaSil
  14. senin bu şiirlerinden aklımda kalan her zaman 'bostanlı' oluyor. niye bilmiyorum. belki bostancı'ya benzediği içindir ama bu kadar basit bir adam değildim ben.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yine değilsin Eren. Ben de bilemedim. Belki de benziyordur.

      Sil
  15. Arınmış bir gözle yazılmış gibi şiir. Ama hala tortusunu içinde taşıyan..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anılar bugünler için değil mi ne de olsa..

      Sil
  16. Geçen yıl gitmiştim Bostanlıya da çok beğenmiştim kafeleri filan çok güzel :) ah güzel İzmir diyesi geliyor insanın :)

    YanıtlaSil
  17. Sevgili Emilia Egenin ağır havası Alsancağın kendine has dokusu ruhumuzda oluşan bu yorgun , bu nemli hal ne dersin tüm kabahat mevsimin ve şehrin olsun mu ?
    Oysa yüreğim bahar tadında ve çiçekler açacaktı sabaha merhaba diyen...
    sevgilerimle en kocamanından

    YanıtlaSil
  18. Blogumdaki çekilişe beklerim!İtalya'dan aldığım kozmetikler var :)

    visnetadindaa.blogspot.com

    YanıtlaSil
  19. enteresan , çok guzel deyimler var icerisinde, dusundurucu...

    YanıtlaSil
  20. Takipteyim.. :)
    Ellerinize sağlık ..

    YanıtlaSil
  21. Selam Emilia:-)
    Sen de yokmuşsun epeydir?
    Umarım keyfidir güzel satırlara ara vermen:-)

    Sevgiler...

    YanıtlaSil