28 Aralık 2012 Cuma

Taslaktan aktardık da n'oldu?



Kimleri harcadık şuncacık zamanda daha kimleri harcayacağız kim bilir. Bilmemkaçyıl öncesinde deli gibi sevdiğimiz insanları miş'li zamana doldurup -cek'lerle yola koyulduk. Acımadı mı canımız, acıdı elbet. Pek çok şeyden nasibini almış bir insanlıkla devam ettik, bir daha güvendik, bir daha sevdik, bir daha aşık olduk, bir daha omzunda ağladık. Belki de gün gelecek bunu da miş'lere koyup kilit atacağız dedik. Unutacak mıydık? Unutmayacaktık elbet.
Hayat ya, hatırlattıkça kanatacak, kanattıkça ekmek basacağız yaralarımıza. Kapanacak mı? Kapanmayacak elbet.
Sonra birileri daha gelecek, daha da sevdiğini söyleyecek. Bulduğu delikten sızacak hayatımıza. "Buradayım hep" diyecek gözlerini kocaman açarak. İnanacak mıyız hemen? İnanmayacağız elbet. Ama insanız amk. Öyle inanmak isteyeceğiz ki, yanında bulacağız kendimizi. İçimizde sevmeye dair ne kadar kırıntı varsa yok etmeye çalışırken hem de. Sonra yine aynı sözü söyleyeceğiz, "yaşamak zahmetine değmiyor" diyeceğiz. Bu sefer değecek mi peki? Değmeyecek elbet. Daha çok acı çekmek için devam edeceğiz. Görünüşlerin ardına saklanmış birkaçgüzel huy arayacağız inatla. Burada da son bulacak her şey. Metafizik bir avuntu kaplamaya başlayacak; parmak uçlarımızdan. Devam edecek miyiz? Mecburiyetten, elbet.


Haziran, 2012

3 yorum:

  1. Gecemi bütün blogunu okuyarak geçirdim.

    Teşekkür ederim yazdığın için, kendi adıma.
    http://www.youtube.com/watch?v=onvnoiyfOm0

    YanıtlaSil
  2. Can; ben teşekkür ederim asıl. Okuduğun için de şarkı için de ayrı ayrı.

    Rodolfo; tek kelime, çok anlam. Hep var ol.

    YanıtlaSil